Peklik, ishalin tersi bir durumdur. Sağlıklı yetişkin kişiler
genellikle günde bir kez dışkılarlar ve kalınbağırsaktaki tüm dışkıyı
boşaltabilirler. Dışkı çok katı ya da sulu olmaz. Dışkılamak
sıkıntısızdır. Normal kıvamda ve sıkıntsız olursa, günde iki kez, iki
günde bir kez çıkmak da olağandır. Bunların dışındaki durum peklik
sayılır.
Peklikte kalınbağırsak düzenli aralıklarla boşaltılamaz. Dışkılama
seyrek ve ağrılıdır. Dışkı sert, kuru ve kötü kokuludur. Peklik çeken
kişilerin karnı şiş, rahatsız, gergindir; ağız kokusu, baş ağrısı ve
yorgunluk gibi durumlar da olabilir. Peklik, özellikle kalp - damar
hastalıkları ve birçok hastalık için çok zararlıdır. Ayrıca, son
yıllarda yapılan araştırmalarda pekliğin, birçok hastalığa yatkınlığı
artırdığı gösterilmekte ve kesinlikle önlenmesi gereken bir durum
olduğu vurgulanmaktadır.
Kabızlığın sebepleri çeşitlidir. Bağırsak tıkanması, ur gibi bazı
hastalıklar, bağırsaktaki başka yapısal bozukluklar peklik yapabilir.
Hastalıklar dışındaki nedenler beslenmeyle ve tuvalet eğitiminin yetersizliğiyle ilgilidir. Bunların başlııcaları şunlardır :
1. Diyette yeterince posalı besin bulunmayışı.
2. Yeterli sıvı alınmaması.
3. Tuvalet eğitiminin yapılmaması, tuvalete gitmeye üşenme, savsaklama. Düzenli aralıklarla tuvalete gitmeye alışmama.
4. Ev dışındaki tuvaletlerin yetersizliği, kötülüğü; tuvalete gitmeye iğrenme, utanma; kendini tutmaya alışma.
5. Şişmanlık, hareketsizlik, bağırsak kaslarında zayıflama.
6. Sinirsel ve ruhsal gerginlik ve yorgunluklar. Istemdışı çalışan
sinir sistemi dengesinin bozulması, bağırsak hareketlerini ve
salgısını da etkileyebilir ve pekliğe yol açabilir. .
Hastalıklardan ileri gelmeyen peklik durumu, beslenme şeklinde değişiklik yapılarak düzeltilir.
Peklik çeken kişilerin beslenmesi şu esaslara göre düzenlenmelidir:
1. Posalı diyet uygulanır. Selüloz gibi posayı oluşturan maddeler
sindirilmeden kalınbağırsağa geçer, su çekme özellikleriyle dolgunluk
vererek bağırsak hareketini uyarır. Arıtılmış (kepeği tam alınmış)
tahıl ürünlerinin posa değeri düşer. Bu yüzden, kabızlıkta esmer ekmek
yemek daha uygundur.
Diyete; lahana, ıspanak, marul, havuç, turp gibi sebzeler ve çeşitli
meyveler eklenir. Günde en az iki öğünde yeterli miktarda sebze ve
meyve yenir. Posalı besinler gittikçe artırılarak normal miktara
çıkarılır. Duyarlı ve posalı besinlere alışmamış kişilere posalı ve
çiğ besinler birden aşırı miktarda verilmez. Sebze ve meyvelerin önce
pişirilerek verilmesi uygun olur. İlk günlerde erik ve kayısı
kompostosu, meyve suları verilebilir. Kişi alıştıkça, diyete çiğ
meyveler, marul, havuç gibi sebzeler eklenerek günlük alınan sebze ve
meyve miktarı 3-4 porsiyona çıkarılır. Bağırsakları hareketlendirmek
için incir, bal, kuru baklagit gibi besinlerden de yararlanılır.
2. Bol miktarda sıvı alınır. Sıvı, dışkının yumuşak tutulmasına yardım
eder. Günde 6-8 bardak kadar sıvı içilmesi kabızlığı düzeltmede yarar
sağlar. Sabah açken ve yatarken bir bardak ılık su içmek bağırsak
hareketini artırır. Sıcak su daha etkilidir. Mide ve bağırsak boşken
içilen su kolayca kalınbağırsağa geçer ve onu hareketlendirir.
3.- Doktor gerekli görmedikçe kabızlık giderici ilâçlar (müshil
ilaçları = laksatifler) kullanılmaz. Tersi durumda vücut alışır,
bağırsakları tembelleştirir ve hareketlerini yavaşlatır.
Peklikten korunmak ve buna yol açan durumlardan kaçınmak için aşağıda belirtilenlere uymak gerekir:
1. Diyette yeterli miktarda posalı besin bulundurmalıdır. Her gün en az
iki öğünde sebze ve meyve yemeli, bunlardan en az birisi çiğ olmalıdır.
2. Yeterli miktarda sıvı alınmalıdır. Kabızlığa yatkın kişilerin
sabahtan açken, gece yatarken ılık su, meyve suyu içmeleri; incir, bal,
kayısı ve erik gibi meyve marmelatı yemeleri yarar sağlar. Bunların
üzerine ılık su içilirse daha etkili olur.
3. Peklikte ve normal durumda, dışkılama duygusu belirmese bile, her
sabah, her gece yatmadan önce tuvalete gitmeli, belli bir süre
beklemeli, buna alışmalıdır. Tuvalete gitmeye üşenmemeli, acele
etmemeli, hareketsizlikten kaçınmalıdır.